DİĞER
“Çelenk, Kürt ve Ermeni meselelerinin üstüne de cesurca gidiyor. Kürt edebiyatçı Halit Yalçın’a referansla sorunu şöyle özetliyor: 'Kürtler yaşadıklarını, Ermeniler de öldüklerini anlatmaya çalışıyor, ama Türk sağı bunu anlamak istemiyor.'”
"Festivaller ve konserler, ithal ettiğimiz romantizm baharatlı tüketim histerisi Sevgililer Günü gibi bazı neo-geleneklerin aksine, nedenlerini bilmemiz ve önemsememiz gereken ritüellerdendir. Düzen ve düzenliliğe karşı olma duygusu kısa bir süreliğine yaşanır, sonra herkes rutine döner ama orada yaşanan özgürlük hissi bir yaşandı mı unutulmaz."
“Erkek egemenliğinin yapıları çok sağlamdır zaten, o yüzden feminist mücadele bu kadar zorludur. Öte yandan feminizmin yapabildiklerini görünce, surda gedik(ler) açmanın zevkine varabilirsiniz! İradenin iyimserliği bu değilse nedir?”
"What we see in this exhibition are works created by Zehra Doğan with persistence and resilience during her prison sentence, using any surfaces, objects and materials she could find (including brushes made out of her own hair and menstruation blood used as paint; an expression of body politics in its fullest sense) and other manifestations of the alternative realm she created while in prison."
"Görülmemiştir adlı sergide gördüklerimiz, tutukluluk döneminde Zehra Doğan’ın ısrarla ve dirençle, hapishanede bulabildiği her şeyin üzerine ve bulabildiği bütün malzemelerle (buna kendi saçlarından yaptığı fırçalar ve boya olarak kullandığı regl kanı da dahil; tam anlamıyla beden politikası) yaptığı işlerden ve kurduğu alternatif alandan oluşuyor."
“Öteki” olmaya karşı çıkarken baskın kültürü sorgulayacak mıyız, kendi sesimizi duyurmak için farklı yollar deneyecek miyiz yoksa buna ayak mı uyduracağız?
Saray sanatçılarının soluk resmi, hidayet romanlarındaki değişim, TRT 2, hayaller, dindar nesil, çocuk kitapları, değişen Türk dizileri, ihtiraslar, bienaller, festivaller ve kültürel iktidar...
Gelin Tanış Olalım, dönemin ruhundaki bir arayışla, bir beklentiyle, bir özlemle örtüşüyor. Semih Çelenk ve Fırat Tanış, ders verme edasından tamamen uzak durarak, önemli bir geleneği bugünle buluşturmayı başarmışlar
Bugün tezvîrat ile hakikat yer değiştiriyor. Öyle ki tezvîrata karşı mücadele etmek imkânsız hâle geliyor. Çünkü yalanın yayılma hızı hakikatin hakikiliğine galip geliyor. Burada mesele şu: Hakikat dediğimiz şeyin hakikat olduğunu nereden bileceğiz?
Claudio Morandini: Günümüzdeki edebî eserlerde doğanın gizli, korkutucu, anlaşılmaz taraflarının ihmal edildiğine inanıyorum
Mahir Ünsal Eriş: Çünkü ben biraz eski bir insanım. Eskiye, gücünü ve etkisini kaybetmeden eskimişe karşı önüne geçemediğim bir ilgim oldu her zaman
Can Bahadır Yüce: Popülizmin iyice yükselişi, kötü romanların ilgi görmesi, “Yeni Türkiye”nin çirkinlikleri bizi yanıltmasın. Köşesinde, sessiz, o büyük yapıya tuğla taşıyanlar vardır
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.